26 Haziran 2024 Çarşamba

Biz Birlikte Güçlüyüz -Zengezur’un İşçiliği-Yılmaz Parlar

 Biz Birlikte Güçlüyüz -Zengezur’un İşçiliği

Biz Birlikte Güçlüyüz" Programı Kapsamında "Zengezur’un İşçiliği" Sergisi Sanatseverlerle Buluştu



Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Azerbaycan Kültür Bakanlığı arasında imzalanan kültürel iş birliği anlaşması, iki ülke arasındaki sanat ve kültür bağlarını daha da güçlendirdi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in kararnamesi doğrultusunda Üsküdar Valide Sultan Gemisi'nde düzenlenen “Zengezur’un İşçiliği” sergisi, “Biz Birlikte Güçlüyüz” programı adı altında sanatseverlerle buluştu.



Sanat ve Kültürün Birleştirici Gücü

“Biz Birlikte Güçlüyüz” programı çerçevesinde düzenlenen sergi, sadece iki ülke arasındaki kültürel iş birliğini pekiştirmekle kalmadı, aynı zamanda sanatın ve kültürün birleştirici gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. Türkiye ve Azerbaycan’ın ortak değerlerini yansıtan bu etkinlik, gelecekteki iş birlikleri için de sağlam bir temel oluşturdu.



Cem Yıldırımer’in Başkanlığını yaptığı Tek Hedefimiz Eğitim Derneği ve Kemale Cabbarova’nın Başkanlığını yaptığı Harı Bülbül Azerbaycan Vizyon Tiyatro Derneği iş birliğiyle 'Biz Birlikte Güçlüyüz' programı kapsamında ' Zengezur’un İşçiliği' isimli Sergi,  Valide Sultan Gemisi'nde sergilendi.



Kültürel İş Birliğinin Güçlü Bir Yansıması

Kültürel değerlerini ve tarihini yansıtan bu sergi, Azerbaycan ve Türkiye'nin sanat ve kültür alanındaki iş birliğinin somut bir örneğini oluşturdu. Sergi, Zengezur’un zengin tarihi ve sanatsal mirasını gözler önüne seren eserlerle doluydu. El işçiliğinin ustalıkla sergilendiği bu etkinlik, katılımcılara Zengezur’un benzersiz estetiğini ve zanaatını yakından tanıma fırsatı sundu.



25 haziran 2024 Salı Günü Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş’ın tahsis etdiği Valide Sultan Gemisi'ndeki etkinliğe Azerbaycan'ın İstanbul Konsolosu Zaur Allahverdizade, Azerbaycan Büyükelçiliği'ne bağlı Azerbaycan Kültür Merkezi'nin Başkanı Samir Abbasoov, Marmara Grubu Vakfı Başkanı Dr. Akkan Suver, Tek Hedefimiz Eğitim Derneği Kurucu Başkanı Cem Yıldırımer, Harı Bülbül Azerbaycan Vizyon Tiyatro Derneği Başkanı Kemale Cabbarova başda olmak üzere Büyükelçilik ve Başkonsolosluk Temsilcileri,  Parti Temsilcileri, Müze ve Sivil Toplum Kuruluşları Başkanları katıldılar. İki ülke milli marşları sonrası açılış konuşmaları gerçekleşti.



Harı Bülbül Azerbaycan Vizyon Tiyatro Derneği Başkanı Kemale Cabbarova Türk dünyasının coğrafya olarak parçalandığını her tarafta her türlü sanatı gördüğümüzü bunları derlemeye birlikte olmak için yola çıktıklarını söyledi. “Biz birlikte güçlüyüz. Cumhurbaşkanı armağan ettiği Türkiye'de Azerbaycan arasında kültür alanında imzaladığı kararname bizlere teşvik etmiş projelerin hazırlamasına ilham kaynağı oldu. Bu bizi büyük zaferlere, ve çevrelere götürür. Bizim en büyük şerefimiz eğitim, tarih ve değerlerimizde. Biz bunu birlikte başaracağız.” dedi



 Azerbaycan İstanbul Konsolosu Zaur Allahverdizade konuşmasında; “Azerbaycan tarihi ve kültürel değerleriyle bilinen kadim bir Türk yurdudur. Bugün Azerbaycan’ın zengin mirasını burada sizlerle paylaşmaktan gurur duyuyoruz. Tarih boyunca bu topraklar Azerbaycan’ın kültürel ve turistik merkezi olmuştur. Ne yazık ki, 19. yüzyılın başında büyük değişiklikler yaşanmaya başlamıştır. Farklı bölgelerden gelen yerleştirmeler ve politik baskılar sonucunda Azerbaycan toprakları zor bir dönemden geçmiştir.



1920 yılında Azerbaycan topraklarının bir kısmı Ermenistan’a verilmiştir. Bu durum, Azerbaycan ile kardeş ülkemiz Türkiye arasında coğrafi bir kopuşa yol açmış, Türk dünyasının bölünmesine yönelik kasıtlı bir hamle olmuştur. Cumhuriyetler döneminde, Azerbaycan halkı etnik temizlik ve baskılara maruz kalmıştır. Ermeni yerleşimciler, Azerbaycan’a ait kültürel, tarihi ve dini anıtları yok etmişlerdir. Örneğin, 19. yüzyılda başkentimizde inşa edilen camiler, sadece birkaçının günümüze ulaşmasıyla büyük bir tahribata uğramıştır.

Bu nedenle, bugün burada kültürümüzü yansıtmak ve paylaşmak son derece önemlidir. Bu vesileyle, bu etkinliği organize eden tüm sivil toplum kuruluşlarına ve emeği geçen herkese bir kez daha teşekkürlerimi sunarım. Çalışmalarında başarılar dilerim.” kültürü vurguladı

Azerbaycan Büyükelçiliği'ne bağlı Azerbaycan Kültür Merkezi'nin Başkanı Samir Abbasoov; “Bugün, kültür ve medeniyetimizin güzelliklerini sizlerle paylaşmak için burada toplandık. Edebiyatın tarihini kardeş ülke Türkiye'de tanıtmak ve yaymak amacıyla düzenlediğimiz bu etkinlikte, sizleri ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz.

 Azerbaycan halkının binlerce yıllık yaratıcı birikimini, medeniyet ve kültürel miraslarını, sanatsal başarılarını bu etkinlikte sizlere sunuyoruz. Azerbaycan’ın mimari örnekleri ve büyük Türk dünyasının ortak kültürel mirası, geleneksel unsurlarla harmanlanmış olarak karşınızda sergileniyor.

 Azerbaycan Cumhurbaşkanı'nın liderliğinde, son elli yılda izlenen politikalar ve kararlı adımlar sayesinde, halkımızın dini ve kültürel kimliği korunmuş ve yaşatılmıştır. Kırk dört günlük savaşta, otuz yıla yakın bir süre işgal altında kalan topraklarımızı geri almak için verdiğimiz mücadelede ordumuz büyük bir zafer kazanmıştır. Bu zafer, Azerbaycan’ın kararlı duruşunun ve birlikteliğinin bir sonucudur.



 Bu bölgede yaşanan demografik değişiklikler ve zorluklar, halkımızın azmi ve kararlılığı sayesinde aşılmıştır. 1830 yılından bu yana Pehlivanlar ve Nakşibent tarikatı mensuplarının yaşadığı bu topraklarda, 1948 yılında Azerbaycanlıların kendi topraklarına dönme arzusu gerçekleşmiştir. Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti’nin kurulması, 28 Mayıs 1918 tarihinde ilan edilmiş ve bu tarihten itibaren bağımsızlık mücadelemiz devam etmiştir.

 Bugünkü etkinlikte, binlerce yıllık kültürel ve mimari mirasımızı sizlere sunmaktan onur duyuyoruz. Terör baskılarına rağmen, Azerbaycan halkı kültürel ve dini değerlerini korumaya devam etmiş, ideolojiler değişse de bu değerlerimizi yaşatmaya kararlılıkla devam etmiştir.” Açıklamalarda bulundu.

 Marmara Grubu Vakfı Başkanı Dr. Akkan Suver, yaptığı kısa konuşmada Türk tarihinin Türk sanatındaki eserlerin eşsizliğini, özgünlüğünü mükemmelliğini dile getirdi.

Tek Hedefimiz Eğitim Derneği Kurucu Başkanı Cem Yıldırımer özetle “İstanbul Boğazı'nda, Eğitim Derneği olarak gerçekleştirdiğimiz bu Bu etkinlik, inançlı ve kültürel bakanlıklarımızın iş birliği ile güçlenmiş, kültür miraslarımızın korunması ve gelecek nesillere aktarılması amacını taşımaktadır.

Cumhurbaşkanımızın önderliğinde, dernek olarak kültürel miraslarımızı korumaya, kültür ve tarihimizin şanlı geçmişini geleceğe taşımaya büyük önem veriyoruz. Türkiye ve tüm Türk cumhuriyetlerinde, kültürel etkinlikler ve sanatsal faaliyetlerin öncüsü olmayı hedefliyoruz. Eğitim alanına yapılan yatırımların, geleceğimizin teminatı olduğuna inanıyor ve gençlik teşkilatımızla bu yolda emin adımlarla ilerliyoruz.

Dernek olarak, ülkemizin geleceği için devletine gönülden bağlı, aydınlık ve muasır medeniyetler seviyesine ulaşmış bir toplum oluşturma hedefindeyiz. Karanlıkları eğitimle aydınlatacağımıza ve bu yolda başarıya ulaşacağımıza olan inancımız tamdır.” İfadelerini kullandı.



Serginin Öne Çıkan Detayları

İskender Serdarlı'nın Zengezur’un Takı Kutusu: Zengezur’un doğal güzelliklerinden ve kültürel mirasından ilham alınarak üretilen eserler, zengin motifler ve ince işçilikleriyle dikkat çekti.



 Mücevheratın Sanatsal İşçiliğinde Bir Ustalık Eseri

İskender Serdarlı, Zengezur’un doğal güzelliklerinden ilham alarak tasarladığı yeni takı kutusu koleksiyonuyla göz kamaştırdı. Bu eşsiz koleksiyon, sadece bir takı saklama aracı olmanın ötesinde, sanat ve zanaatin kusursuz bir birleşimini yansıtıyor.

Sergi, sanatseverlerin yoğun ilgisiyle karşılandı. Katılımcılar, eserlerin zarif detaylarını ve ustalıkla işlenmiş motiflerini büyük bir hayranlıkla inceledi. Özellikle el işçiliğinin detayları ve tarihi dokunun modern bir anlayışla yeniden yorumlanması, ziyaretçilerden tam not aldı.

Serdarlı'nın koleksiyonunda yer alan takı kutuları, farklı boyut ve şekillerde sunulmakta olup, her birinin kendine özgü bir hikayesi var. Kutuların iç kısmında, ipek ve kadife gibi lüks kumaşlar kullanılarak takılarınızın en iyi şekilde saklanması ve korunması sağlanmış. Ayrıca, kutuların dış yüzeyinde kullanılan ahşap ve metal işçiliği, usta ellerin emeğini ve yaratıcılığını gözler önüne seriyor.

Programda Nazlı Bağırova’dan Qaval dansı, Hazerfem Dans Topluluğu gösterisi, ses sanatçısı Visela Askerova ve piyanoda Fidan İsmailova ile Azeri ezgileri sergilendi.

yilmazparlar@yahoo.com

28 Nisan 2024 Pazar

Ekavart Galeri'de Benim Sessiz Sitemim-Yılmaz Parlar

  Ekavart Galeri'de Benim Sessiz Sitemim

Sanat dünyasına getirdiği yenilikçi bakış açısı ve cesur adımlarıyla tanınan bir isim olarak öne çıkan, Türkiye'nin ilk online sanat televizyonunu olan EKAV Vakfı’nın ve Ekavart Gallery’nin kurucusu İnci Aksoy, Galerinin kuruluşundan bu yana, genç yeteneklere destek vererek onların daha geniş kitlelere ulaşmalarını sağlamasıyla da takdir topluyor.



Sanat dünyasında adından sıkça söz ettiren bir isim olarak Sanatın gücüne inanarak, her zaman cesur ve yenilikçi sergilere yer veren Aksoy’un Ekavart Galeri'si sanatcı Aşkım Akyıldız’ın "Benim Sessiz Sitemim (Sitem Lal) " adlı şiir kitabının adını taşıyan  kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor.



"Benim Sessiz Sitemim" adlı sergisinde sanatçı Aşkim Akyıldız, eserlerini farklı bir boyuta taşıyor.

Eserlerinde figürler yağmur altında sürüklenir, fırtınaya kapılır ya da kedi ve köpeklerin koynuna sığınır.

Akyıldız, deniz ve orman kenarlarındaki köylerde elde edilen sanatında boyanın sıra yanı iğne ipliği ve kumaşı da kullanılıyor.



 Sergi, yeni eserlerden oluşuyor ve sitemleri sessiz kalan herkese ithaf ediliyor.

"Benim Sessiz Sitemim" sergi 25 Mayıs 2024 tarihine kadar Ekavart Galeri'de ziyaret edilebilir.

Sanat, insanlığın duygularını ifade etme ve dünyayı anlama yolculuğunda önemli bir araçtır. Yerel sanatçıların eserleri, kültürü yansıtırken topluma ilham verir ve bir toplumun kimliğini şekillendirir.



Bu önemli rolü göz önünde bulunduran Ekavart Galeri yerel sanatçılara destek vermek için önemli adımlar atıyor.

Ekavart Galeri, sanatı topluma tanıtarak ve sanatçılara platform sağlayarak yerel sanatın gelişimine büyük bir katkıda bulunuyor. Yerel sanatçıların eserlerini sergileyerek onların tanınırlığını artırırken aynı zamanda onlara satış ve sergileme fırsatları sunuyor.



Sanatın toplumsal yaşamda önemli bir rol oynadığını bilinciyle, yerel sanatçıları destekleyen Ekavart Galeri sadece onların kariyerlerine katkıda bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda yerel kültürün ve sanatın yaşatılmasına da yardımcı oluyor.

Ekavart Galeri yerel sanatçılara sunduğu destek, sanatın yaşamın her alanında önemli bir rol oynadığını gösteriyor ve toplumun sanatıyla daha da zenginleştiği bir geleceğe işaret ediyor.

yilmazparlar@yahoo.com

20 Şubat 2024 Salı

Kültür Sanat Dergisi-ANA-Yılmaz Parlar

 Kültürel Zenginliğin İncisi-Kültür Sanat Dergisi-ANA

 Sanatın gücünü ve önemini vurgulayan özgün içerikleriyle bilinen, her sayısı, sanatın toplumsal ve bireysel yaşamdaki etkilerini anlamak ve takdir etmek için bir fırsat sunan, İmtiyaz sahibi ve aynı zamanda Genel Yayın Yönetmenliğini Şaheste Günday’ın yaptığı Kültür Sanat Dergisi ANA  Dergisi yeni sayısının içeriklerini görüşmak için rutin toplantısını gerçekleştirdi. Gündem öncesinde Em. Kurmay Alb. Ömer Karabiber’in bilinmeyen yönleri ile önemli bir konunun konferansı gerçekleşti.


Doğan Hızlan,  Em. Büyükelçi Önder Özar, TSM Bestekar ve Koro Şefi Vedat Çetinkaya, Aktör ve Film –San Vakfı Başkanı Engin Çağlar, TSM-Şişli Eski Dostlar Koro Şefi Şeyda Sevinçli, Türk El Sanatları Sanatçısı ve Yazar Sami Sefer Coşkun, Başda olmak üzere Profesörler, Sanatcılar, gibi zengin yazar kadrosunu bünyesinde bulunduran Kültür Sanat Dergisi olan ANA dergisi, Türkiye'nin önde gelen kültür yayınlarından biri olarak, derinlemesine analizler, ilham verici röportajlar ve özgün içerikleriyle okurlarına benzersiz bir deneyim sunmaya devam ediyor. Derginin her sayısı, zengin içeriğiyle okuyucularını farklı bir yolculuğa çıkarıyor.


Derginin en çarpıcı özelliklerinden biri, çeşitliliği ve kapsamlı içeriği ile dikkat çekiyor olmasıdır. Sanat dünyasının her köşesinden haberler, müzikten edebiyata, sinemadan tiyatroya kadar geniş bir yelpazede yer alıyor. Okuyucular, dergide keşfedilmeyi bekleyen yeni sanatçılar, yapıtlar ve kültürel hareketler hakkında bilgi edinme fırsatı buluyor.



 Kültür Sanat Dergisi aynı zamanda sektörde öncü isimlerle yapılan derinlemesine röportajlarıyla da dikkat çekiyor. Dergide yer alan röportajlar, sanat dünyasının önde gelen isimlerinin düşüncelerini ve ilham verici hikayelerini okuyucularla buluşturuyor. Bu sayede, okuyucular hem sektördeki gelişmeleri takip ederken hem de ilham alacakları birçok öyküye ulaşıyorlar.



Özenle seçilmiş yazılar, görseller ve eleştirilerle dergi, sanatseverlerin merakını ve ilgisini her zaman canlı tutuyor.

 Okurlar, Kültür Sanat Dergisi'nin her sayısında kaliteli ve nitelikli içeriklerle karşılaşıyorlar.



 Yeni sayı içerikleriyle ilgili gündem sonrası zihin yorgunluğunu şenlendirmek adına Klarnet Sanatçısı Ali Aydoğan,  Udi Ahmet Gülcüoğlu Eşliğinde Vedat Çetinkaya, Şeyda Sevinçli, Gülşen Aygün ve Rukiye Karaküdük’ün seslendirdiği Şarkılarıyla tamamladılar.

 yilmazparlar@yahoo.com


9 Şubat 2024 Cuma

Sanat Merkezi Summart’da Aporia-Yılmaz Parlar

 Sanat Merkezi Summart’da Aporia

Ruanda Fahri Konsolosu Zeynep Bora’nın icra direktörlüğüğünü yaptığı Summart Sanat Merkezi yine mükemmel bir sergiye ev sahipliği yaptı.



Sanatseverlerin sadece görsel bir zevk için değil, aynı zamanda derin düşünceleri ve duygusal deneyimleri keşfetmek için bir araya getiren, çağdaş sanatın çeşitliliği ve yeniliği teşvik eden, toplumu zenginleştiren ve ilham veren, genç yeteneklere destek vererek, onların potansiyellerini keşfetmelerine ve sergilemelerine olanak tanıyan, duygusal ve zihinsel keşiflerine rehberlik eden, kültürel birer hazine insanlığın ruhunu ve yaratıcılığını besleyen, övgü dolu mekan Summart Sanat Merkezinde Aporia isimli sergi yoğun ilgi gördü.

Ali Elmacı, Leyla Emadi, Fırat Engin, Uğur Güler, Hakan Sorar ve Evren Sungur’un farklı dönemlere ait eserlerini bir araya getiren sergi Küratörüğü Cem Karakaya üstlendi.

Sanat dünyasında yaptığı etkileyici çalışmalarla tanınan, Kültür dünyamızın önemli isimlerinden biri olan Cem Karakaya, karma sergi Aporia, hakkında; “ Sürekli gelişen ve kültürel olarak evrilen dünyamızın, güç mücadeleleri tarafından şekillendirilen derin çelişkilerini anlamamıza yardımcı olacak eleştirel bir bakış açısı sunmayı amaçlıyor.” Şeklinde ifade ediyor.



Antik Yunan felsefesinden adını alan Aporia, aslında bir kavramdır ve anlamı "çelişki" veya "çıkmaz"dır. Bu platform, adını taşıdığı gibi, çeşitli düşünce sistemlerinin, ideolojilerin ve değerlerin arasındaki çatışmaları ve çelişkileri irdeleyen bir perspektif sunmaktadır. Aporia'nın amacı, karmaşık sorunları ele alarak, derinlemesine düşünme ve eleştirel analiz yoluyla çözüm aramaktır.

Aporia'nın sunduğu eleştirel bakış açısı, kültürel evrimin karmaşıklığını daha iyi anlamamıza ve dünyadaki derin çelişkilerle başa çıkmamıza yardımcı olabilir. Platformun, toplumların çeşitliliğini ve karmaşıklığını kucaklayarak, daha adil, sürdürülebilir ve barışçıl bir dünya için çözümler geliştirmeye katkı sağlaması beklenmektedir.

yilmazparlar@yahoo.com

 

10 Aralık 2023 Pazar

Brandistanbul PR sahibi Hatice Kumalar, Muhteşem Doğum Günü -Yılmaz Parlar

  Güçlü Bir Kadın, Başarılı Bir İş, Mükemmel Bir Doğum Günü Partisi

Başarılı Halkla İlişkiler firması Brandistanbul PR sahibi Hatice Kumalar, Yeni Yıl dönümünü de özel bir doğum günü kutlamasıyla taçlandırdı. 



Halkla ilişkiler alanında çok başarılı çalışmalara ve birçok dikkat çekici projeye imza atan Brandistanbul PR sahibi Hatice Kumalar, doğum gününü kutlama vesilesiyle yeni yıl için müşterilerine parti verdi.



Brandistanbul PR şirketi, sektöre yön veren bir isim olarak öne çıkmaktadır. Müşteri memnuniyeti odaklı yaklaşımı, yaratıcı kampanyaları ve inovatif stratejileri sayesinde, Brandistanbul, işletmelere halkla ilişkiler konusunda destek sunan güvenilir bir iş ortağı olmuştur. İş dünyasında saygınlığı artan ve etkisi sürekli büyüyen Brandistanbul PR, sektöründeki başarısını sürdürmektedir.



İş hayatının itici gücü olan halkla ilişkiler firmalarının önde gelen başarılı güçlü isimlerinden biri olan Brandistanbul PR Sahibi iş insanı Hatice Kumalar’ın doğum günü partisi unutulmaz anılara sahne oldu. 



Başarıya giden yolda iş dünyasında parlayan kadın girişimcilerin ilham veren örneklerinden biri iş dünyasının gözdesi yenilikçi girişimci iş insanı Hatice Kumalar başarılı firmasıyla örnek oluyor

İş tutkusuyla yol alan başarılı kadın girişimci, doğum gününde sektör arkadaşlarından gelen hediyelerle şaşırdı.



Çalışmalarıyla sektöre damga vuran ve başarısıyla adından söz ettiren yetenekli iş insanın doğum günü, yüzen restaurant Le Vapeur Magique teknesiyle Boğaz gezisi esnasında sektör arkadaşları ve ayrıca yakınları ve iş arkadaşları tarafından coşkuyla kutladı.

Günümüzün rekabetçi iş dünyasında, başarılı olmak her bir iş sahibinin en büyük hedeflerinden biridir. Bu hedefe ulaşan ve sektörde öne çıkan isimlerden biri de Hatice Kumalar’ın kurucusu sahibi olduğu Brandistanbul PR (Halkla İlişkiler) şirketidir. Brandistanbul 'un başarısı, müşteri memnuniyeti, yaratıcı kampanyaları ve inovatif yaklaşımı ile sektör nezdinde takdir toplamaktadır.

Brandistanbul PR sektöründe yıllardır deneyimli bir isim olarak tanınmaktadır. Müşterilerine sağladığı kaliteli hizmetler ve etkili iletişim stratejileri sayesinde Brandistanbul PR, birçok büyük şirketin tercih ettiği PR danışmanı haline gelmiştir. Brandistanbul PR şirketi, vazgeçilmez bir iş ortağı olarak kabul edilmekte ve müşterilerine kaliteli çözümler sunmaktadır.

Başarılı İnsan Eğlenmeyide Bilir.

Renkli balonlar, süslemeler ve lezzetli pastalar nefis Antakya mutfağının eşsiz seçkilerin olduğu, partide, Brandistanbul PR sahibi Hatice Kumalar’ın, çalışma arkadaşların kusursuz organizasyonuyla bu güzel günü kutlamanın mutluluğunu herkese yaşatdılar.

Doğum günü pastasının üzerindeki mumlar tüm sevdiklerinin eşlik ettiği bir şarkı eşliğinde söndürüldü. Birlikte geçirdiği dostlarıyla bu özel anlardan dolayı oldukça mutlu oldu ve teşekkürlerini iletti.



Lezzetli yemekler, içecekler ve keyifli sohbetler doğum günü kutlamasına renk kattı. Hatice Kumalar özel gecede sevdikleriyle bir araya gelmenin mutluluğunu ve her anını dolu dolu yaşadı.

Doğum günü kutlamalarının devamında Yüzen restaurant Le Vapeur Magique DJ’ nin popüler müziklerine, danslarla konuklar eşlik etdi. Müziğin ritmiyle coşan konuklar, dans ederek, eğlence dolu bir gece geçirdi. 

Halkla ilişkiler sektöründeki başarısıyla dikkatleri üzerine çeken, Brandistanbul PR başarısının arkasında yatan bir diğer faktör, yaratıcı kampanyalarıdır. Brandistanbul 'nin ekibi, sektördeki son trendleri takip ederek, müşterilerine özgün kampanyalar tasarlamaktadır. Bu kampanyalar, hedef kitleler üzerinde büyük etkiler yaratmakta ve şirketlerin marka değerini artırmaktadır. Brandistanbul ve ekibi, her müşterinin ihtiyaçlarını anlayarak özelleştirilmiş çözümler sunmayı hedeflemekte ve müşteri memnuniyetini her zaman ön planda tutmaktadır.

Brandistanbul PR şirketi, inovatif yaklaşımıyla da dikkat çekmektedir. Sadece geleneksel medya ilişkileri ve basın bültenleri üzerine sınırlamamakta, aynı zamanda dijital medyanın gücünden de yararlanmaktadır. Sosyal medya kampanyaları, dijital medya stratejileri ve içerik pazarlaması gibi farklı alanlarda da etkili çalışmalar yapmaktadır. Bu sayede, müşterilerine kapsamlı halkla ilişkiler çözümleri sunmakta ve onların işletmelerini geniş kitlelere ulaştırmaktadır.



Başarılı iş insanı, PR firmasını kurduğu günden bu güne önemli bir yer edinmiş ve markaların ticaret stratejilerini başarıyla yönetmiştir. Müşteri portföyünde sayısız güçlü marka yer almış, en güçlü firmalarıyla işbirliği yapmış ve birçok değer kazanmıştır. Hizmetleri benzersiz ve etkili bir şekilde sunan iş insanı, ön plana çıkan kampanyalar düzenlenmektedir. Hedef kitleyle bağ kurma ve markaların imajını güçlendirme konusunda uzman olan iş insanı, dikkat çekici çözümlerle fark yaratmayı başarmıştır.

Ayrıca iş insanının halkla ilişkiler sektöründeki deneyim ve bilgilerini genç girişimcilerle paylaşarak, sektöre yeni adımlar atanlara mentorluk yapmaktadır. 

Fark yaratan özelliklerinden biri de medya ilişkilerine verdiği önemdir. İyi bir networkü olan başarılı iş insanı, müşterilerine medyada geniş bir görünürlük sağlamak için stratejik bağlantılar kuruyor ve basın ilişkilerini etkin şekilde yönetiyor.

Halkla ilişkiler sektöründe başarılı bir kariyere sahip olan Hatice Kumalar’ın doğum günü kutlamaları, onun sevdikleri tarafından ne kadar önemsendiğini bir kez daha gösterdi. Başarılarıyla öne çıkan ve enerjisiyle herkesi etkileyen Hatice Kumalar’ın doğum günü, unutulmayacak anılara ve mutluluk dolu hatıralara sahne oldu. Kendisine yeni yaşında başarılar dileriz.

yilmazparlar@yahoo.com


25 Kasım 2023 Cumartesi

6. İstanbul Orchestra'Sion Uluslararası Piyano Yarışması-Yılmaz Parlar

  Uluslararası Piyano Yarışması Neden Önemli

1-4 Nisan 2024’de gerçekleşecek 6. İstanbul Orchestra'Sion Uluslararası Piyano Yarışması'nın Önemi Nedir.

2013’ten beri Alink-Argerich Vakfının ve 2017’den beri Dünya Uluslararası Müzik Yarışmaları Federasyonu’nun üyesi olan 

İstanbul Orchestra’Sion Uluslararası Piyano Yarışması

(Notre Dame de Sion Piyano Yarışması), müzik dünyasının prestijli etkinliklerinden biri olarak öne çıkıyor. 



Her iki yılda bir düzenlenen Notre Dame İstanbul Orchestra'Sion Uluslararası Piyano Yarışması, müzikte yetenek ve kültürel zenginliğin buluştuğu özel bir platform..

Bu yarışma, genç piyanistlere kapsamlı bir sahne deneyimi kazanma ve yeteneklerini uluslararası alanda sergileme fırsatı sunuyor. 


Bu etkinlik, Notre Dame de Sion Okulu tarafından düzenlenmekte olup, katılımcılara profesyonel bir platformda kendilerini gösterme şansı vermekle birlikte klasik müziğin gelecekteki temsilcilerini keşfetmeyi amaçlıyor.



Yarışmanın öne çıkan özelliklerinden biri, uluslararası jüri üyelerinden oluşan seçkin bir ekibin katılımcıları değerlendirmesi. Bu, genç piyanistlere kariyerlerinde önemli bir geri bildirim kaynağı sağlayarak sanatsal gelişimlerine katkıda bulunuyor. 


Jüri üyeleri, performansın teknik becerilerini değerlendirmenin yanı sıra duygusal derinlik ve yorumlama becerilerini de dikkate alarak kapsamlı bir değerlendirme sunuyor.


Notre Dame de Sion Piyano Yarışması, katılımcılara klasik müzik repertuarını genişletme fırsatı tanıyan çeşitli kategorilere sahip. Yarışmacılar, Barok, Klasik, Romantik ve çağdaş dönemlere ait eserleri içeren bu kategorilerde performans sergileyerek müzikal çeşitlilik içinde kendilerini kanıtlama şansı elde ediyorlar.


Yarışmanın bir diğer önemli yanı ise kazananlara verilen ödüller. Bu ödüller, genç sanatçıların kariyerlerine önemli bir destek sağlamanın yanı sıra onları müzik dünyasında daha fazla tanınabilir kılıyor. Ayrıca, yarışma sonrasında kazananlar geniş bir dinleyici kitlesi önünde konserler verme şansını yakalayarak uluslararası arenada adlarını duyurma imkanı buluyorlar.



Diplomat kimliğinin yanı sıra yetenekli bir piyanist olarak bilinen Fransa’nın İstanbul Başkonsolosu Olivier Gauvin’in katılımıyla 23 Kasım 2023 Perşembe günü Notre Dame de Sion Fransız Lisesi Grande Salle salonda gerçekleşen Basın toplantısına Yarışma Başkanı ve Okul Müdürü Alexandre Abellan, Okul Türk Müdür Başyardımcısı Tuna Zenginel Saikali, Jüri Başkanı Jean-Yves Clément Jüri üyesi Lukas Geniusas, Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi kurucusu ve yöneticisi Filiz Ali, IKSV Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Gürer Oymak, Andante klasik müzik dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Serhan Bali, Orchestra’Sion Şefi Orçun Orçunsel ve Yarışma Genel Sekreteri Emmanuelle Beaufils katıldılar. 

Basın Toplantıya katılan isimler Yarışma hakkında bilgiler paylaştılar. Basın mensupların sorularını cevapladılar.

Yarışma Başkanı Okul Müdürü Alexandre Abellan “168 yıldan beri Notre-Dame de Sion'da, başta müzik olmak üzere sanat ve kültür eğitimi, pedagojik yöntemlerimizin merkezinde yer almaktadır. Ayrıca Uluslararası Piyano Yarışmamız, parçası olduğu eğitim projesinin çok ötesine geçmekte olup, itibarımızı oluşturan mükemmellik arayışımızı temsil ediyor. Bu yarışma, genç yeteneklerin değerini gün ışığına çıkararak, niteliği ve önemi ile İstanbul'un kültür ve eğitim sahnesinde görünür olmamızı sağlıyor”.dedi



Diplomatik misyonunu müzikle birleştirerek dikkat çeken Başkonsolos Olivier Gauvin kültürler arası etkileşimi ve sanatın birleştirici gücünü vurguluyarak, bu eşsiz yaklaşımı, diplomatik ilişkilerin ötesinde sanatın insanlar arasında bağ kurma potansiyelini ortaya koyduğunu ifade eden kısa konuşma gerçekleştirdi Gauvin “İstanbul Fransız Kültür Merkezi’nin desteğiyle ikinci kez olarak bu ödülü vereceğim için çok mutluyum. Notre-Dame de Sion'u müzikteki bu güzel macerası için kutluyorum. » sözleriyle birlikte desteklerini açıkladı.


Gauvin, yarışmanın 3. aşamasındaki adayları dinleyerek değerlendirecek ve Başkonsolos Olivier Gauvin Ödülü'nü verecektir. 


Jüri ;

Jüri Başkanı Jean-Yves Clément, Anna Geniushene, Denis Pascal 

Etsuko Hirose ,Gülsin Onay, Lukas Geniusas, Toros Can gibi isimlerden oluşuyor.


İlgililerin Verdiği Yarışma Hakkında  ve Ödül Bilgileri; 


Birincilik Ödülü 8.000 $, İkincilik Ödülü 4.000 $, Üçüncülük Ödülü 2.000 $’dır.

Yarışmada Birincilik, İkincilik ve Üçüncülük olmak üzere 3 ana ödülün yanı sıra Notre-Dame de Sion Fransız Lisesi öğrencilerinin oluşturduğu jüri tarafından verilen NDS Gençlik Müzik Ödülü de bulunmaktadır. 

Yarışmanın üçüncü turunda icra edilmesi gereken zorunlu eserler arasında çağdaş bir Türk eserin de bulunması, Türk bestecilerin uluslararası platformda tanınmasına katkı sağlıyor. Bu kapsamda, 2017’den beri ünlü piyanist ve besteci Ali Darmar her yarışma için özgün bir eser besteliyor ve bu bölümün kazananı Ali Darmar Ödülü'nün sahibi oluyor.



Birincilik Ödülü’nü kazanan yarışmacıya iki sene içerisinde bir seri konser vermesi teklif edilecek olup, bunlar arasında: Istanbul Notre-Dame de Sion Fransız Lisesi’nin gösteri salonunda bir konser, Fransa’nın Chateauroux şehrinde Lisztomanias Festivali’nde bir resital, Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali’nde bir konser ve Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’nde bir konser ve Fransa’nın Bourges şehrinde Saint-Bonnet Tiyatrosu’nda bir resital bulunmaktadır. Kazanan yarışmacı daha sonra başka konserler de verebilir. Bu konserlerin listesi internet sitesinde düzenli olarak güncellenecektir.

2022’den beri yarışma kapsamında iki özel ödül verilmektedir; bunlardan birincisi Fransa Başkonsolosu Olivier Gauvin Ödülü’dür. Aynı zamanda kendisi de piyanist olan Fransa Başkonsolosu Olivier Gauvin 3 Nisan 2024 tarihinde düzenlenecek yarı finale katılarak özel ödülünü takdim edeceği adayı seçecektir.



Diğer özel ödül ise Cemal Reşit Rey Ödülü’dür. CRR Genel Sanat Yönetmeni Murat Cem Orhan 4 Nisan 2024 Perşembe günü saat 20.00’da CRR Konser Salonu’nda düzenlenecek yarışma finalinde seçtiği bir adaya Cemal Reşit Rey Ödülü’nü takdim edecektir.


Tüm ödüller yarışmanın kapanışı vesilesiyle düzenlenecek bir gala gecesinde verilecektir. 


Yarışmaya Başvuru 

Video üzerinden ön eleme 

Videolar üzerinden ön elemelere kaydolmak için, adayların yarışmanın internet sitesinde «kayıt» alanındaki linkte yayınlanan bir formu doldurmaları gerekmektedir. Adayların başvuru formuna video veya videolar ile bir CV eklemeleri gerekmektedir. 

Bu ilk kayıt, 60 avroluk bir ödeme gerektirmektedir. («ödeme» alanındaki linkten veya banka havalesi yoluyla ödeme yapılabilir). 

Son kayıt tarihi Cuma 1 Aralık 2023 gece yarısıdır. 

Ön eleme Aralık 2023’de gerçekleşecektir. Tüm adaylar, başvurularının kabulü veya reddi konusunda en geç 18 Aralık 2023 Pazartesi tarihine kadar bilgilendirilecektir. Yarışmaya katılmak üzere elemeden geçmiş adayların program seçimlerini içeren ikinci bir kayıt dosyası doldurmaları ve 60 avro tutarındaki nihai kayıt ücretini ödemeleri gerekecektir. 

yilmazparlar@yahoo.com


22 Aralık 2022 Perşembe

Summart-Kökleri Toprakdan Uzak-Yılmaz Parlar

  Summart-Kökleri Toprakdan Uzak

Ruanda Fahri Konsolosu Zeynep Bora’nın icra direktörlüğüğünü yaptığı Summart Sanat Merkezi yine mükemmel bir sergiye ev sahipliği yaptı.



Seçil Büyükkan sanatcının “Kökleri Toprakdan Uzak”  isimli sergi açılışına  Başda Art Tv ve Ekav Vakfı kurucusu İnci Aksoy Televizyon Programcısı İsmail Küçükkaya olmak üzere İş ve sanat Dünyasının ünlü isimleri akademisyenler elit sanatsever davetliler katıldı.



Ağaçları kökleri görünce Descartes gözlemleri ve Van Gogh'un Efsane son resimlerinden biri olan ağaç köklerini hatırlatdı.

Descartes, felsefenin tamamı bir ağaca benzer: kökleri metafiziktir, gövdesi fiziktir ve gövdeden çıkan dalların tümü diğer bilimlerdir.

Felsefe ağacının kökleri hangi toprakta tutunur? Kökler -ve onların aracılığıyla tüm ağaç- besleyici sularını ve güçlerini hangi topraktan alıyor? Toprağa gizlenmiş olan hangi element ağacı destekleyen ve besleyen köklere girer ve burada yaşar?... 

Van Gogh'un tarihi tablolarından biri olan sanat dünyasına bırakdığı miras eseri kökler ve gövdelerin pitoresk bir kombinasyonunu akla getiriyor. 

Sanatcı Seçil Büyükkan ile yaptığımız söyleşide Uzak doğu felsefesinden yola çıkarak aldığı ilhamla Kökleri işlemiş.



Kökler topraktan ayrılmış boşlukta sallanıyor. Resimler  birçok yönden benzersizlik yaratıyor. Güçlü vuruşlar yerine daha naif çizimler yer alıyor tablolarda, kaos derlemelerle seyirciyi düşünceye bırakıyor.

Toprağı incelediğimizde;Topraklar çeşit ve yapılarına göre farklı su tutma kapasitesine sahiptir. Toprağın bu özelliğine uygun olarak her bitki, kendisi için gerekli olan su miktarını temin edebilmek için toprağın çeşitli derinliklerine kadar uzanan, çok çeşitli tipler gösteren ve oldukça geniş bir alana yayılabilen kökleri taşır. Toprağın derinliklerinde bulunan en küçük su damlacığından bile yararlanmaya çalışırlar. 



Güçlü kökleri olan bir ağaç, en şiddetli fırtınaya dayanabilir, Derin kökleri olan küçük bir ağaç türbülansta sığ kökleri olan büyük bir ağaçtan daha iyi durur. 

Köklü Ağaç fazla dal ve kökle güçlenen bir ağaç gibi, kendi toprağımızda tutunmamız gerekiyor. Ağaçta olduğu gibi insanda da durum aynıdır. Yüksekliğe ve ışığa ne kadar yükselmeye çalışırsa, kökleri dünyevi söze, özlü söze, karanlığa, derine, kötülüğe o kadar şiddetle mücadele eder. Kökenlerimizi reddettiğimizde, hangi toprağın ekilmiş olduğunu görürsek onun ürünü oluruz; Ödünç alınan besinleri ödünç alınan köklerle tükettikçe yapraklarımızın renkleri değişen bir ağaç gibi büyürüz. 

Seçil Büyükkan eserlerini kendi ifadesiyle özetle; “Kökleri topraktan uzak bir ağacın eğilimi köklerini toprağa ulaştırma çabasıdır.

İnsanın üzerine düşündüğü en eski konular, doğum-yaşam ve ölümdür. Düşünme bir dizge olarak, insanı, içinde olduğu dünyanın gerçeklerini kavramada somut varoluştan soyut kavramlara yöneltir. İnsansız bir dünyanın varlığı olasıdır, canlılık döngüsü bir zincirini yitirir sadece. Böyle bir dünya tasavvuru, insanın düşünme eyleminin de yokluğuyla, neden-sonuç ilişkisinin karşılıklı ve belirli kurallarla düzen içinde yaşanması olarak açıklanabilir.”

yilmazparlar@yahoo.com